27.7.07

Uzak diye

Unuttum sanmıştım seni.
Bir akşam rüzgârlar sesini getirdi taa buralara. Kulaklarıma çarpıp geri döndü pişmanlığın.
"Hiç hatırlamam" diyordum seni.
Oysa insan en çok "unuttum" dediğini hatırlarmış.
Yürek küçücük ama içinde ne kadar büyük bir şey saklıyor. Düşündükçe aklım almıyor, ama kalbim bu kadar çok şeyi alıyor işte. Bazen merak ediyorum, akıl mı büyük yoksa kalb mi? Bence ikisi de çok ama çok büyük.
Buralara uzun zamandır kar yağmadı, yağmurdan da eser yok. Anlaşılan göklerde ağlamıyor halimize. Ananem "yağmuru ve karı melekler indiririr" derdi, her yağmurda dua ederdim.
Artık melekler yeryüzüne düşmüyor tane tane. Bulutlar ağlamayınca bende unuttum ağlamayı ve çok uzun zamandır yanaklarıma rahmet değmedi.
Her ne kadar dostlarımız olsada en gizli yanımızı paylaştığımız, bence en büyük sır yüreklerimizde. Baksana neleri saklıyoruz mahzenlerinde. Gizli şatolar inşa edip, içine peri kızını kitliyoruz. Olur ya; belki bir gün bir prens gelip bulur diye bekliyoruz.
Yani yinede umutsuz yaşayamıyoruz.
Bir gün bir damla yaş bir yerlerden sızıp, kirpiklerinin arasına geliyor.
Ve sana iki seçenek kalıyor: Ya akacak damla damla, ya geri dönecek geldiği yere. Akarsa hala seviyorsundur. Akmazsa unutmamışsındır.
Yani kaçamıyor insan kendinden bir yere
saadet bayri

Hiç yorum yok: