16.10.10

Dili Geçti Aşkın

"Miş"li geçmiş zamanla biten cümleler canımı çok acıtmaz.
Ancak "dili" geçmiş zamanlı cümleler, başka bir yer edinir dilim de...
Bilirim o söz öylesine söylenmemiştir. Laf olsun diye ortaya atılmamıştır. Bir şey çok şeyi hatırlatmış, bir ses binlerce melodiye sebep olmuştur.
Ve bu hatırlanışların ardından  kelimeler nasıl geldiyse gelişine gelişine yazılmıştır.
Sonrası ise hiç okunmadan yayınlanmış, yada gönderilmiştir.
**
Bu ara çok duyduğum bir cümle "Yüreğim seni çok sevdi."
Aslında bir kitap ismi ama paylaşanlar ve kitabı merak edenler için önemli bir söz. Zira bu kelimeler hem yanıbaşımız da olan sevgiliye söylenir. Hem de hiç haber alınamayana...
 İşte bu sebepten bu tür cümleleri seviyorum. Herkese iyi gelen sözlerden olduğu için.
Bir de mecburi gidişlerin ardından su niyetine döküldüğü için.
***
"Birgün ..." umudunun olmadığı gidişlerin ardından ise en kabasından; "sevdim ulan seni.." sözüde ne yakışır. Hani yanmış yüreğe dökülen soğuk bir su gibi gelir o an...
*
Adı "aşk" bunun... Fazla söze ne hacet.
Herbirimize ve hepimize göre farklı ve derin anlamlar içerir ve hiçbirimizin yaşadıkları bir diğerine benzemez.
Bana sorarsanız, bütün aşk kitapları boşuna yazılmış...
Herkesin aşkı kendineözel kim ne derse desin şimdi.
saadet bayri