15.4.15

Unutursun Zamanla


Hayatımı dev bir resim olarak düşünürüm bazen. Elimde kocaman bir palet, sürekli değiştirir dururum.

Mesela ruh halime göre değişir yağışı yağmurun. Bazen kısa çizgiler bazen simsiyah noktalar… Bulutlar artar kimi yerde, kimi yerde gökyüzü bomboş… Neredeler, merak bile etmem. 
Kulağımda yıllardır dinlediğim bir fon… Her şey değişmiş bir değişmeyen bu tını kalmış ağır ve hazin. “İnsan değişir” diyor bir şair. Değişen sadece beden mi? Bir lisenin koridorlarında koşan genç bir kız. En sevdiğim müzik arabesk… Sanıyorum ki ömrüm boyunca hep bu şarkıları dinleyeceğim. Şimdilerde aklıma bile gelmiyor hangi şarkılardı ezberlediğim. Öyle ya, hayallerim  vardı. Ve bu sebepten, erken söndürürdüm ışıkları.
Büyürken değişti isteklerim. Dualarım başka zamanlardan haber veriyor. Okuduğum kitaplar inceldi, söylediğim şarkı kalınlaştı. Keşke dediğim her şeye kavuşmanın acı tadı kaldı dilimde. Ve yetişemediğim saatler, bitiremediğim günler kaldı payıma. Bir de ışıkları söndüremeden daldığım uykular…
‘Asla’ diyerek direttiğim her şeyden vazgeçtim. Büyüdükçe ağladıklarıma güldüm. Hüzünlerime şaşırdım. Şaşırdıklarım ise kocaman bir hiç olarak duruyor ellerimde. Anlamsız hatıralar biriktikçe heybeme, geçmişim sırtımda ağırlaşıyor. Hareket edemeyince, teker teker kurtuluyorum yüklerimden. En zoru ise, hangisini önce atmalıyım kavgası.  
***
Gençlere çok kızıyor benim şehrimdeki büyükler… Sanki hiç çocuk olmamış, gençlik çağını yaşamamış, sevgi bahçesinden elma çalmamış. Bir tebessümü yıllarca hatırlamamış gibiler. Öyle katı, öyle hissiz ve sertler. Yollarda yürürken, otobüse binerken, sahilde otururken… Hiçbir şey yapamasalar bile, dudak büküp anlamsız anlamsız bakıyorlar o gencecik masmavi yüreklere. Ben ise onlara tebessüm ediyorum. Hayallerine yetişmek için parmaklarımın ucuna basıyorum. Uçuşan saçlarına huzurla dalıyorum. Eskisi gibi koşmasam da, kuşların peşinden koşan çocukların peşinden koşuyorum.
Evet, bağıra bağıra “bende bir zamanlar sizin yaşınızdaydım” demek istiyorum. Sevgiden bahseden, sevgiyi anlamaya çalışan gençler görüyorum çevremde. Gözlerim nemleniyor. Ve fark etmeseler de, söyledikleri şiirleri duyabiliyorum.
Ah ânlarım! Seninle iken herkes ve her şey ne kadar ulaşılmaz ve imkânsız. Zamanla alışkanlık ipiyle bağlanıyor bütün heyecanlarımız. Ve fonda hüzünlü bir ses…
“Unutursun için yana yana  Unutursun ölüm sana bana  Zaman basıp kanayan yarana... Unutursun unutursun.”
Saadet Bayri

Hiç yorum yok: