23.10.07

züleyha



Züleyha…

Su perisi, en büyük âşık, âlemin en yaralı kadını.
Tanıdık bir yüz, herkesten biri ama hiç kimse.
O, gizli kalan tarafımız, sakındığımız
Söyleyemediğimiz en gizli sırrımız.
Âşık olduğumuz, inkâr ettiğimiz, itiraftan korktuğumuz.
Züleyha…
En cesur halimizken en yitip gidenimiz.
Olmayanımız, görmeyenimiz, imkânsızımız…
İçimizde inceden sızlayan, her sızıda bin “ah” çekişimiz.
Yani vurgun yediğimiz, vurulurken ses vermeyenimiz.
Züleyha…
Hükümsüz duygularımız, kesip fırlattığımız yanımız.
Bekleyen, beklerken defalarca ölenimiz,
En cesurumuz, en kadınımız, en yüreklimiz
Büyüklüğünün tarifi olmayan bir yangında, kavrulanımız.
Sabırsız olan, bekleyemeyen, en umutsuz anda en umutlu olanımız.
Züleyha…
Yetmiş deve mücevheri sevdiğini “gördüm” diyene, feda edenimiz
Onu gördüm diyen her dili, her gözü mukaddes sayanımız.
Aşkı uğruna dünyayı eliyle itip, bir defa bile dönüp bakmayanımız.
Onun bir defa yüreğine sapladığı bıçak, bize binlerce defa saplamak için emanet edenimiz.
Yani en kanayan yanımız.
Züleyha…
Dilinde tek isimle gezenimiz.
O, aşktan utandırıp, “bir daha böyle sevilmez.” dedirtenimiz.
Zindanlarda çürüyenimiz, her gün, gün doğmadan batanımız.
Yıldızların bakmaktan çekindiği en bakir tarafımız.
Kimsenin bilmediği, tanımadığı yüzümüz; yüreğimizin hicap perdesi.
Sevmekten usanmış, çürümüş zerrelerimizin ab-ı hayatı.
Züleyha…

Baktığı her yüzde aynı cemali görenimiz.
Kendimizden bile sakladığımıza gark olanımız.

Bütün servetini yoluna harcadığı,
Onu gördüm diyene dünyayı bağışlayanımız..
Züleyha…

En cesurumuz, en yiğidimiz, en cüretkârımız.
O aşkı ilk ve en son yaşayanımız
Kolay mı?
Cihana değer bir güzele gönül vermek,
Kolay mı?
Bu kadar ağır yükü taşımak.

Ve bütün şehir karşındayken, sahip çıkmak sevdaya
O bizim bırakmak istemediğimiz halde, çöllerde bırakıp kaçtığımız.

Züleyha …
Sadaka yerine istenilen gülümsememiz.
Anlayamadığımız en çılgın yanımız.
En acımasızımız, sevdim dediğinde her şeyi bitirenimiz
Onsuz sabah edemezken, zindanlara giren en zalim yanımız.

Hem çok sevdiğimiz, hem korktuğumuz.
İmrendiğimiz, keşkeleri sırtına yüklediğimiz…
severken arkasında olduğumuz, destek verdiğimiz..

Ama kavuşamayınca yerlere attığımız,
Yanaşmadığımız, sahip çıkmadığımız yanımız o.

Züleyha bir daha asla yaşamayacak kadın yanımız.

saadet bayri

http://www.yeniasya.com.tr/2008/11/13/yazarlar/bfidan.htm

1 yorum:

superisi dedi ki...

Zuleyha oldum yillar yili.. Yusuftan bi haber Misir sokaklarinda endam ettim, icimde bir boslugun sancisiyla... Guluslerim buruk.. Ama hep, ne de guzel! diye adledildim.. Zuleyha oldum yillar yili ki, bir gun evet bir gun buldum Yusufumu.. Yusuf icre yusuf bir Ahmedi!..Gonlumun en sereflisini.. Ve O nu bana veren 'Guzellerin Sahibi'ne Zatinin guzellikleri adedince sukrederek... Zira sukursuzluk nimete nankorluktur.. Verebilecegim hazinelerim olmasa da O nu bana mujdeleyene,tebessumum var en nihayetinde... Ve tesekkurlerim sonsuz... Beni bir gun bana anlatan siire... :)